DENİZALTI PORT
URLADA BİR RESTORAN… DENİZALTI PORT
Yıllarca Urla’da yaşadım. Hep bir şeyler eksikti Urla’da… Şehre gitmek gereği duyuyordu insan… Hani köy desen köy değil, şehir desen şehir değil bir hali vardı. Oysa şimdi enerjisi çok başka. Sanat sokağıyla, değişen yüzüyle bambaşka bir Urla var artık. Hafta sonu sokakları insan kaynıyor. İskele ve Çeşmealtı’ndaki restoranlarda oturacak yer bulmak neredeyse olanaksız artık! Urla, İzmirlilerin hafta sonu nefes aldığı bir durak haline geldi. Yeşiliyle ve deniziyle huzur veren bir durak!
Bizim de nefes almak istediğimiz zaman gitmekten çok büyük keyif aldığımız, hiç vazgeçemediğimiz Urla’da gitmekten hoşlandığımız Denizaltı Port Restorandan bahsetmeden olmaz. Herkesin yıllardır İskele’de bildiği ve vakit geçirdiği Denizaltı Cafe’nin hemen yanında açılan bu şık mekan, gurme restoran hizmeti veriyor.
İç mekanının oldukça şık dizayn edildiği restoranda kış aylarında ister şömine başında ister camdan verandasında harika bir akşam geçirebilirsiniz. Hava güzel olduğunda, deniz kenarındaki masalarda kahvaltı yapanlara, martı beslemek bedava:) Denizaltı Porta gelip instagrama martı resmi yüklemeyen var mıdır bilemiyorum!
Hizmet kalitesini oldukça yüksek bulduğum Denizaltı Port’ta hem kahvaltı, hem kırmızı et hem de deniz ürünlerinin tadına bakmış biri olarak, restoranın menüsünün oldukça başarılı olduğunu söyleyebilirim. Benim favorim safranlı şevketi bostanlı levrek. Tabii bu öyle bir lezzet ki hayranı olan tek kişi ben değilmişim. Ayhan Sicimoğlu program çekimi için Denizaltı Port’a geldiğinde bu lezzetin tutkunu olmuş:) Bence siz de bayılacaksınız. Kuzu etli ve ya zeytinyağlı yemeye alıştığımız şevketi bostanı bir de böyle yiyin, benden söylemesi! Tapanade ise benim daha önce hiç tatmadığım bir meze. Kuru kayısı, zeytin ve peynirin buluştuğu oldukça başarılı bir meze olduğunu söyleyebilirim. Ama siz bademli, hardal soslu yaprak bonfileyi de deneyin derim. Hafif bir şeyler atıştırayım istiyorsanız da, Urla şarapları eşliğinde oldukça zengin şarap tabağı ile gününüzü güzelleştirebilirsiniz. Parfe ve hoş sunumlu Türk kahvesiyle ise son noktayı da koyun derim…
Benim Denizaltı Port’a dair en sevdiğim özelliklerden biri İskele’de neredeyse fast food restoranları gibi hizmet veren Kafelerle karşılaştırınca, hizmet kalitesinin oldukça yüksek olması. Bir hafta sonumuz var, gidip de dolu masalar arasında sıcaktan başı dönmüş çalışanların koşuşturması, verdiğim siparişin peşinde koşmak beni yoruyor. Burası daha sakin yapısıyla gittiğim günü güzel kılmayı biliyor! İşletme müdürü Doğukan Beyin gelen her misafirle ayrı ayrı ilgileniyor olmasının da bu kalitede payı yüksek tabii, söylemeden edemeyeceğim!
Gelelim çocuklu ailelere… Restoranın çocuk dostu olduğunu çok söyleyemem. Ne de olsa oyun parkı ve emzirme odası yok. Ama benim gibi “çocuğu bırakacağım yer yok illa ki benimle olacak” diyenler her zaman her yerde rahat olmayı öğreniyor. Atın bebek arabasına kahvaltı yapmaya gidin. Bolca mama sandalyeleri mevcut. Beraber martıları besler, eğlenirsiniz. Akşam yemeğinde de uyutuverin arabada. İçerisi loş ne de olsa, siz de keyfinize bakarsınız!
Ben Denizaltı Port’a günün her saatinde gitmekten çok büyük keyif alıyorum. Hafta sonları ailece deniz kenarında yaptığımız kahvaltısına doyum olmuyor. Öğlenleri Küçük Gezgin okuldayken arkadaşlarımla kahkahalarımız mekanı inletiyor. Akşamları ise güzel bir yemekle denizin serinliğinde yenilen bir güzel bir yemek bize iyi geliyor!
Urla, Enginar Festivali ve Bağbozumu şenlikleri ile dikkatleri her geçen gün daha da üstüne çeken İzmir’in yükselen yıldızı… Urla’dan damağınızda güzel bir tatla dönmek istiyorsanız bence Denizaltı Port çok güzel bir seçim olacaktır!!!