KÜÇÜK GEZGİN TELEFERİKTE
İzmirliler bilir ki 1974 yılından beri hizmette olan Balçova teleferik yıprandığı için 2008 yılında kapatılmıştı. 7 yıldır bitmek bilmeyen ihale ve tadilat süreci ne yalan söyleyim insanları yıldırdı. Eskiden pek çok insanın vakit geçirdiği, mangal yaptığı, harika manzarasıyla mutlu olduğu, serinliğiyle rahatladığı teleferikten yıllarca mahrum kaldık.
Balçova’da Ekonomi Üniversitesinin hemen karşısındaki yemyeşil dağın tepesine çıkan teleferik insanı hem İzmir Körfezi manzarasıyla hem de eteklerindeki baraj gölü manzarasıyla büyüleyen bir yer. İzmir’e gelen herkes eskiden mutlaka teleferikle dağa çıkar, bir çay içip manzarayı doya doya içine çekerdi.
Veeee….. sonundaaaa…. Balçova Teleferik açıldı:))
Biz de bugün hemen Küçük Gezgin ile deneme sürüşünü yaptık:) Biz “haftasonu kalabalık olacağını bilmek için müneccim olmaya gerek olmayan yerlere” hafta içinde gitmeyi tercih ediyoruz. Ediyoruz ki; kalabalıktan içimiz baymasın, sırada sıcaktan dilimiz bir karış dışarıda saatlerce beklemeyelim diye. O yüzden de cuma güü akşam üzeri saat 5 gibi teleferiğe gittiğimizde rengarenk vagonlarıyla, çok da kalabalık olmayan doğasıyla, bizi karşıladı.
Teleferik, 0-5 yaşa ücretsiz. 5 yaş üstü herkes için ücret 6 TL. Saat 10:00-23:00 arası hizmet veriyor. Tabii ki bazı günler yoğun olduğu gibi, bazı saatleri de baya bir yoğun oluyor. Akşam saatlerine doğru insanlar akın akın teleferiğe geliyorlar. Yukarıya çıkış saat 9 gibi felan artık yava yavaş kapatılıyor. Biz 9:30’da aşağıya indiğimizde bilet satışları kapanmıştı çünkü.
Teleferik çocuklar için oldukça keyifli. Gerçi bindiğiniz vagondaki insanların “teleferikte kaza” konulu hiç bitmeyen konuşmaları insanı bayıyor. En sonunda “huhuuu çocuk var” uyarısı yapmak zorunda kalabiliyorsunuz ki; ben aynen öyle yaptım. Madem çok korkuyorsun binme arkadaşım. Zorla mı? Dön bir manzaranın tadına var; bir zahmet bizim de şöyle çocukla güle oynaya çıkmamıza izin ver…
İlk teleferiğe Almanya’da Wallberg Dağı’na çıkarken binen Küçük Gezgin, oradaki gibi karlarla kaplı bir dağa çıkacağını zannetti. Ah bu gariban çocuklar yok mu:)) Saflıklarıyla bazen insanı kahkahaya boğuyorlar. Neyseki yukarıda karşılaştığı şeyi en az oradaki kadar sevdi:)) Teleferikler rengarenk. Eskiye oranla çok daha az sarsıntılı ve güvenli çıkıyor. O yüzden oldukça keyif aldık. Dağın tepesinde çok güzel seyir terasları yapmışlar. Hem Körfez tarafı, hem Baraj tarafı, oldukça güzel görünüyor. Biz manzaraya bayıldık tabii. Bir türlü almadığımız profosyonel fotoğraf makinamızın yokluğunu burada da hissettik. Hala telefonla çekim yapan tek gezgin bizler kaldık sanırsam:)) Seyir terasına döküm dürbünler de konmuş İzmir’i daha bir güzel görün diye. Buyrun siz bakın; ben almayayım. O döküm dürbünün Amerika’da kaşımda açtığı deliğin iziyle yaşıyorum hala. Bizim Küçük Gezgin panaromik bir bakış açısı yakalayım diye hızla çevirince kafatasımdan çıkan ses 2 kilometre öteden duyulmuştu. O yüzden yanından bile geçmedim dürbünlerin:)) Siz benim yerime keyfini çıkarırsınız artık:)
Tepe de Kır Kahvesi, Gözleme Evi,Küçük Kafeler var. Tepenin en sonunda ise Et Evi var. Et evi bir mangal keyfi için ne gerekiyorsa herşeyi satan ufak bir market. Mangal hizmeti de veriyorlar. Zaten Teleferikle yukarıya her hangi bir malzeme taşıyamıyorsunuz. Yani mangal yapacaksanız tüm malzemeyi oradan alıyorsunuz. Belediyenin işletmeciliğini yaptığı Et Evi’in fiyatları da oldukça uygun. Aşağıda her hangi bir marketten yapacağınız alışverişle zaten aynı fiyata geliyor. Kağıt tabak ve masa örtüsünden; Et çeşitlerine kadar herşey var. Mangalı da maşasıyla birlikte oturduğunuz yere kadar getiriyorlar; Ehhh daha ne olsun. Karşıda Körfez, artık gerisi keyfini çıkarmaya bakıyor. Biz keyfine baktık, siz de İzmir’deyseniz mutlaka keyfine bakın.
Biz Küçük Gezgin ile Teleferik’i çok sevdik. Yıllar öncesinde sık sık çıkıp çay içtiğimiz yerde, yeni görüntüsüyle kızımızla mangal yapmak kısmet oldu. Bundan sonra hafta içleri bol bol gider keyfini çıkarırız.
Teleferik’i tavsiye ederiz:)